Konut piyasında sıkıntılar hala devam ediyor.
Öncelikle bu sıkıntını bugünün sıkıntısı olmadığını iletelim.
Sorun 1 yıl öncesinden bu zamana kadar gelen bir konu.
Özellikle faizlerdeki ciddi yükselişin katkısı olduğunu iletelim.
Özellikle ev almak isteyenler bu faizle ev almalarının zor bir durum.
Şu anda kamu bankalarının bile bir yıllık faiz oranı nerdeyse %20 oranında.
Zaten özel bankaları söylemiyorum bile...
Yani bu faiz oranı ile bir vatandaş ev almak istese 100bin liralık bir kredi için yıllık
faiz ödemesi olarak 20 bin lira ödemesi gerekmektirdir.
Yani 5 yıllık bir fazi ile bir ev fiyatı ödemesi gerekecektir.
Bundan önce bu oranları 10-15 yıl olarak hesaplanmaktaydı.
İşte bu kapsamda konut satışlarındaki 1 yıllık süreçte istenilen beklentiyi
yakalayamayan firmalarda ciddi tehlike canları çalmaya devam ediyor.
Hatta Bursa'da bazı büyük firmalarının ciddi dar boğazda olduğunu bundan önceki
köşe yazımda sizlere aktarmıştım.
İşte size bir örnek daha...
Bursa'da bir inşaat firması çeklerini önceden ödeyerek içra iflasını istemiş.
Öyle borcta küçük bir borç değil hani.
Çalışan firmalarını mağdur etmeyen bu firma sadece bankasyı sıkıntıya sokarak
zaman kazaman noktasında bir adım atmış.
Tabiki burdaki hamle özellikle ekonomideki sıkıntıyı ilerleyen zamanda cözülür
diye beklenerek yapılmış bir adımdı.
Özellikle ilerleyen zamanlarda konut satışlarındaki artış olur diye bekleniyor.
Özellikle iş adamları bankarla ilgili zaman kazanma için çeşitli yollara
başvurduklarını şimdiden söyleye biliriz.
Peki zaman kazanan bu mütahitler ilerleyen aylarda 3-4 ay gibi bir zamanda
ekonomide ve faiz oranlarında düşüşler yaşanmazsa ne olur?
Tabiki iflas bayrakları çekerler.
Sonrasında kötü olan piyasalar bundan da ciddi şekilde zarar göreçektir.
Yine Bursa ile örnekler verirken sıkıntı yaşayan bazı firmaların nakit paralarının
olmaması rağmen gayrimenkullarinin bu sıkıntıları karşılayacak bir durumda
olduklarınıda iletelim.
Sonuç olarak ülke olarak ilk kez ugyulamaya gecen Cumhurbaşkanlığı hükümet
sistemi ile ekonomide uygulanacak yeni hızlı ve cözüm odaklı yeni adımların bir
an önce atılması gerektiğini iletelim.
Bu kapsamda yeni Maliye ve Hazine Bakanı Berat Albayrak'dan beklentilerin çok
büyük olduğunu iletelim.
Yeni teşvikler ve faiz oranlarının daha süşük seviylere çekilmesi için önemli radikal
kararlar alınması gerektiğini iletelim.
Yoksa önümüzdeki süreçte şayet süreç böyle devam ederse yıl sonunu
göremeyen bir çok mütahidin kendileriyle birlikte bir çok söktörüde sıkıntıya
sokaçağını söylemek dahilik olmayacaktır.
Bu benim şu anda piyasalarda gördüğüm taplo.
Ha daha iyisi olur mu?
Bence daha kötüye doğru kısa vadede giden bir süreç var.
Zaten bana birisi sorsa Necmi bey bu zamanda konut alayım mı dese?
Ben kesinlikle hayır derim.
Ama illki birileri konut alacaksa Toki'den almalarını ve cazip şartlardan
faydalanmalarını söylerim.
Peki mütahitler bu ortamda ne yaplılar?
Vallahi kara bakmadan maliyetine evlerini şimiden satmaları gerekmekte.
Gerekli kampanlarını başlatmaları lazım.
Özellikle medya'dalarda bu kambanyalarını gazete,dergi ve internet sitelerine bu
ilanlarını yayınlamları gerekmekte.
Yine bu mutahitlerin şayet satılacak evleri fazla ise o ilin önde gelen STK'larını
gazerek kurumsal anlaşmalar yaparak evlerin makul seviyede satmak için birebir
görüşmleri lazım.
Anlaşmlar yapması gerekmektedir.
Hatta mümkünse bu görüşmelere firmanın müdürü değil firmanın sahibinin giderek
güven algısını en iyi şelilde vererek gerekli finansman desteğini yapacakları satış
ile gerçekleştireceklerdir.
Yoksa otudukları yerden vatandaş bize gelsin,nasıl olsa biz evlerimizi satarız
düşüncesi ile şu ortamda bir şeyin değişmeyeceğini iletelim.
En azında bizim gördüklerimiz bu...
Haa bu arada parası olanları,sermayeside güçlü olanlar bu dediklermizi
yapmayabilirler.
Sonuç itibari ile ABD'nin başlattığı küresek ekonomik savaşlar ve ülke genelinde
özellikle döviz kurları ile ülkemizde oynanan oyunları düşündüğümüzde geleceğe
daha iyi bir adım atmak için önemli radikal adımlar atarak kurumlar yoluna devam
etmelidir.
Tabiki bu sürecin bende çok uzun süreceğini zannetmiyorum.
Belki 6 ay veya 1 sene sonra hem faizler hemde özellikle dolar beklenilen
seviyeye geleceğini düşünüyorum.
Çokta karamsar değilim ama firmaların bu süreçle ilgili önemli adımlar atması
gerektiğini iletelim.
Belkide belli olmaz 2018'in son ceyreğinde bu yazdığım iyi senaryo gerçekleşir
inşallah.
Bizde bu temennide bulunarak yazımıza son vereiyorum.
Bir sonraki ay yine yeni köşe yazımla sizlerle olmak ümidiyle.
Selam ve dua ile,
- - - -